Michael gitti kişisel tarihlerimizden sayfalar silindi

Yine internette vakit geçirdiğim gecelerden biriydi. İlk olarak twitter'ın trend topics kısmında gördüm. Michael Jackson, cardiac arrest... İkisi arasında hiç bir bağlantı kuramadım. Yazılan iletiler kötü haberi veriyordu ama nerdeyse yılda bir kez MJ'in ölüm haberini alıyorduk zaten. Ciddiye almadım. Yine de bir de ekşisözlük'e bakmak istedim. Orda da çeşitli kaynaklar göstererek konu hakkında entryler girilmişti. Kısa zaman sonra da CNN'in, LA Times'ın onayladığı ölüm haberi geldi zaten... Herkesin söylediği elinden çocukluğunun, gençliğinin alındığı. Anılarının olduğu birini kaybetmek zor gelmez mi, üzmez mi? Michael da bizim için öyle biriydi işte.
Şimdi arkasından söylenen iyi şeylere bakmayın. Bir süre sonra yine yaşarken olduğu gibi onun üzerinden haberler (çoğunlukla sadece sansasyon amacı taşıyan) yapılacak. Hayatta olsa onu üzecek olan şeyler söylenecek. Uzaktan baktığımda etrafında para kazanmak isteyen kişilerin olduğu, çocukluğunu yaşayamamış, hep çocuk kalmış, çekingen, utangaç bir adam gördüm. Sempati besledim o adama, sevdim. Saygı duydum yaptığı işlerden dolayı, dünya üzerinde böyle büyük bir etki bıraktığı için. Ne geçirdiği söylenen ameliyatlar, ne renginin değişmesi, ne çocuk tacizi davaları bunu değiştirmedi. Bana göre o geçirdiği ameliyatların mutlaka bir nedeni vardı. Rengi konusunda ise her zaman spekülatif haberler yapıldı. Michael'ın fan'ı olmayan kimsenin gerçek nedeni bildiğini sanmıyorum. Siyah bir insanın ameliyatlarla beyaz olabileceğine inandık. Çok büyük fanı olmasam bile, onu dinleyen biri olarak ben bile internette olsun 2 dakika araştırma yapmadım böyle birşey mümkün müdür diye. Bir gün bir arkadaşım bahsetmişti vitiligodan ve MJ'in de bu hastalıktan dolayı artık beyaz bir adam olduğunu. Taciz davalarını da yakından takip etmedim ve çok ayrıntılı bilmiyorum. Kanıt bulunamadığını biliyordum, ispatlanamadığını biliyordum, Michael'la yapılan bazı röportajları izlemiştim ve ona inanmıştım. Hâlâ da inanıyorum. O zaten 10 yaşında bir çocuktu.
Şimdi MJ'in ölümüyle tutulan yaslara, edilen iltifatlara önceden nerdeydiniz diyenler mevcut. Önceden alay edenler şimdi yasını tutuyorsa ve bu bir gösteriden ibaretse, bu onlar için üzücü bir durum. Acınası bir ikiyüzlülük... Ama ya Michael'ın ölümüyle şarkılarını daha çok dinlemiş, onu daha çok izlemiş, insanlar üzerindeki etkisini görmüş, onu daha iyi tanımış birinin samimi üzüntüsü ise bu? Birçok insan için bu durumun geçerli olduğunu düşünüyorum.
Bütün bunlardan bahsetmek bile onun anısına saygısızlık belki de. Bir devir kapandı onun gidişiyle. Bundan sonra dileyebileceğimiz tek şey onun gittiği yerde daha mutlu, huzurlu olması. Çok üzgünüm. Maalesef dünya acımasız ve kötü insanlarla dolu.
Rest in peace, Michael.

Festival coşkusu sarmış dört bir yanımı


Pazar günü Efes Pilsen One Love Festival'deydik. Hiç dinlemememe rağmen adını sıkça duyduğum Yasemin Mori, bir iki şarkısını dinleyip beğendiğim Portecho veee güzelim Starsailor vardı. Röyksopp'u unuttuğumu sanmayın. Onlar benim için günün yıldızı oldu. Hele Anneli Drecker ne tatlı, ne sempatik insanmış. O mimikler, danslar, hareketler... Canım benim, 'yenir ki bu'!

madonnaturk kapanıyor

Bugün siteye girdiğimde öğrendiğim habere gerçekten çok üzüldüm. www.madonnaturk.com Madonna hakkında güvenilir ve Türkçe haber alabildiğimiz her yönüyle kaliteli bir siteydi. Kapanma gerekçelerini gayet iyi anlıyorum. Ben de Confessions turundan beri Madonna ha geldi ha gelecek diye bir heyecanla bekledim. Sonuç hayalkırıklığı... Tüm emekleri için Hassan'a çok teşekkürler... Maalesef söylenecek ve yapacak hiçbirşey yok.

UH HUH HER

Herşey The L Word'ü merak edip izlememle başladı. Dizideki müstesna karakterlerden bıcır bıcır, şeker mi şeker Alice Pieszecki rolündeki Leisha Hailey meğersem aynı zamanda bir müzisyenmiş. Bunu öğrenmeme de The L Word'ün ilk sezon soundtrackindeki The Murmurs imzalı Genius şarkısının ilgimi çekmesi neden oldu. Sanırım bu grup dağılmış fakat Leisha'nın yeni bir grubu var. Uh Huh Her, Leisha Hailey ve Camila Grey'in bir araya gelmesiyle oluşmuş. Grubun albümü Common Reaction Ağustos 2008'de çıkmış. Ondan önce ise I See Red isimli EP'yi çıkarmışlar. Sözün özü, Uh Huh Her son günlerde çok fazla dinlediğim bir grup oldu. Özellikle Common Reaction, Covered, Wait Another Day, Explode ve Dreamer sevdiğim şarkılar. Eğer siz de bunlar ne menem birşey yapıyolarmış diye merak ederseniz http://www.myspace.com/uhhuhhermusic adresine bir göz atmalısınız. Şarkılar ilk dinlediğimde çok ilgimi çekmemişti fakat dinledikçe beni içine çekti.
Common Reaction (acoustic) :

About this blog

I remember one morning getting up at dawn, there was such a sense of possibility. You know, that feeling? And I remember thinking to myself: So, this is the beginning of happiness. This is where it starts. And of course there will always be more. It never occurred to me it wasn't the beginning. It was happiness. It was the moment. Right then.